Bugün yapılan analizlerin önemli bir miktarı ,halen kolon kromatografisinin temeli olan, Likit Kromatografisi sistemleri ile yapılır. Bu kromatografi sınıfında temel bileşen Kolon dur. Kolon; içi bilinen bir partikül büyüklüğünden oluşmuş , “genelde pudra haline getirilmiş” belli miktarda, bilinen kimyasal yapıdaki toz malzeme ile doldurulmuş silindirik yapılardır. Bu yapı içinden bir pompa yardımı ile hareketli faz denen akışkan bir sıvı geçirilir ve yine bu sıvı aracılığı ile bileşenlerine ayrılmak istenen organik bileşik karışımları kolona aktarılır . Kolon içindeki toz malzemenin , akışkan sıvının , ayrıştırılmak istenen organik esaslı malzemenin fiziksel özellikleri ve kullanılan kolonun boyutlarına bağlı olarak karışım halindeki merak edilen organik maddeler kolonu belli bir sırayla terk eder. Kolonu her terk eden maddenin kendine has bir çıkış zamanı vardır. Bu zaman (çıkış zamanı) maddeyi tanımlayan en önemli parametredir. Bu çıkış zamanları; önce standart denilen bilinen saf organik bileşiklerle tanımlanır ve daha sonra bilinmeyen karışımdaki madde veya madde grupları nitelik ve/veya nicelik olarak tespit edilir.
Peki LC(Sıvı Kromatografisi) nasıl HPLC(Yüksek Performans Sıvı Kromatografisi ) ismini almıştır? Yukarıda bahsetmiş olduğum kolon içindeki toz dolgu maddesinde
ki partiküllerin ortalama büyüklüğü (genellikle küresel parçacıklardır) , kolonun içinden istenen hareketli fazın (sıvı) geçebilmesi için bir ön basınç gerektirir. Bu toz zerreciklerinin boyutları küçüldükçe hareketli fazın (sıvının) kolondan geçmesi için daha yüksek bir basınca çıkması gerekir. Dolayısı ile yüksek basınç kontrol edilemeyen bir yan faktör olarak sevimsizce karşımıza çıkar. İlk zamanlarda basınç dikkate alınarak bu yüksek basınçtaki sistem HPLC(Yüksek Basınç Sıvı Kromatografisi ) olarak adlandırılır. Ancak daha sonraları hem basıncın , değişen hareketli faz koşullarına göre kontrol edilemeyen bir parametre olması , hem de düşük partiküllü kolonların daha iyi etkileşimle daha çok teorik plaka sayısına sahip olmasının getirdiği ayırım avantajı göz önünde bulundurularak HPLC ,Yüksek PERFORMANS Sıvı Kromatografisi olarak adlandırılır.
Günümüzdeki kolonlar üzerindeki yarış; dolgu maddesi (durağan faz ) yarıçaplarını mümkün olduğu kadar küçültüp , daha çok ayırım gücü elde etmektir. Bu yarış hem ekonomik , hem çevreci hem de daha hızlı analizler yapılmasını sağlamaktadır. Ancak Gereksinim duyulan ön basınçlar istenmeyen çok yüksek rakamlara çıktığından HPLC ismini yavaş yavaş UPLC( Ultra Basınç Sıvı Kromatografisine) Terk etmektedir.
Şu ana kadar bahsetmiş olduğumuz işlemi gerçekleştirebilmek için tabii olarak yüksek teknolojik bir sisteme ihtiyaç vardır. Bu sistem aşağıdaki bileşenlerden oluşur ve bütününe HPLC sistemi denir.
1. Gaz Arındırıcı Ünite 2.Pompa 3.Örnekleyici 4.Kolon Kompartmanı 5.Dedektör. 6. Veri hesaplama Birimi
Bugün bu 6 parçadan oluşan sistemler sayesinde bir çok bilinmeyeni araştırmak , geliştirmek veya üretime katkı sağlamak olağandır. Araştırmacılar bu 6 bileşeni kendi amaçlarına göre uygun biçimde konfigüre edip rutin çalışmalarını yapmaktadırlar.
Gayet iyi bir yazı. Aklına ve verdiğin emeğe sağlık. Devamını bekliyoruz.
YanıtlaSilÇOK AÇIKLAYACI VE FAYDALI BİR YAZI.. TEŞEKKÜRLER
YanıtlaSil